2010-04-29

Ezanı güzel okuma yarışması/エザン朗唱コンテスト

 Dün gece yarısı 12.00'den Japon ulusal televizyon kanalı NHK'de ''TORUKO ROOSHOO KONTESTO / Türkiye, Ezanı Güzel Okuma Yarışması'' adlı bir program vardı (bu ''Dünya'nın Belgesel'' programı - başka ülkelerde yayınlamış programı, NHK'de yayınlanıyor). Ben dışardaydım ve programına yetişebilir miyim acaba... diye heyecanla eve doğru dönüyordum.
 昨晩、深夜12時から日本の公共放送局NHKで『トルコ 朗唱コンテスト』というタイトルの番組がありました(これは『世界のドキュメンタリー』という番組ー別の国々で放送された番組をNHKが放送しています)。わたしは外出中で、番組に間に合うかなぁ〜とドキドキしながら家に向かっていました。

 Eve geldiğimde saat 12.10'du (çok şükür, o kadar gecıkmedim).
 Bu programı izlemeden önce Ezan Güzel Okuma Yarışması gibi birşey olduğunu hiç bilmiyordum.
 Programda, 3 kişiye odaklanıyordu. Biri, konservatuar'da müzik eğitimi görmüş bir imam / müezzine; Habil Öndeş, diğerleri ise İstanbul'da oturan, Ezan Güzel Okuma Yarışmasına katılacak 2 müezzine. Sonuçta bunların biri yarışmada birinci oldu ve ödülü olarak 2 altın sikke başta olmak üzere kravat, kol saati, Edirne'nın hatıra eşyası (yarışma Eedirne'deki Selimiye Camii'de düzenlendi) ve elektrik karıştırıcı vb. (niye ya??? komik değil mi?) aldı.
 家に帰ってきたのは、12時10分(幸運にも、それほど遅れずにすみました)。
 この番組を見るまで、エザンの朗唱コンテストのようなものがあることはまったく知りませんでした。
 番組では3人に焦点をあてていて、1人は音楽学校で教育を受けたというイマム兼エザンを詠む人であるハビル・オンデシュ、あとはイスタンブルに住む、朗唱コンテストに参加予定の2人のイマムでした。結果的に、2人のううちの1人がコンテストで優勝し、商品として金貨2枚と、ネクタイ、腕時計、エディルネのお土産(コンテストはエディルネのセリミエ・モスクで開かれた)、そして電動ミキサー(なんで? おかしくない?)をもらいました。

 Ezanı Güzel Okuma Yarışmasının gerekip gerekmediğini bilemiyorum ama güzel söylenen ezen gerçekten içimi titretir. Nasıl söyleyim müslüman olmamama rağmen huzur içindeymiş gibi hissederim, tabi ''uzaktan'' duyduğumda.
 Şimdi anımsıyorum, Ankara Kalesi'nde duyduğumu ezanı... 2007 yılının yazı, sanırım ikinci ya da akşam ezanıydı. Birden şehrin her tarafından ezan sesleri çıkmaya başladı... Bir süre gözlermi kapadım ve ezan bitene kadar dinledim... Sanki zaman kavramı kaybolmuş gibiydi...
 エザン朗唱コンテストが必要なのか、必要でないかは、わたしには分かりません。でも、上手に朗唱されるエザンは本当に心を震わせます。なんと言えば良いでしょう、わたしはイスラム教徒でないのに、やすらぎのなかにいるように感じるのです。もちろん“遠くから”聞いた時にですが。
 いま、思い出しています。アンカラ城で聞いたエザンを。2007年の夏、確か昼2回目か夕方のエザンだったと思います。突然、街のあらゆるところからエザンの声が上がりはじめたのです。少しのあいだ、眼を閉じて、エザンが終わるまで聞きました。まるで、時間の感覚がなくなったようでした。

 Bay Habil Öndeş hakkında: http://www.tumgazeteler.com/?a=2903959
 ハビル・オンデシュについて(本ドキュメンタリーはオーストリアの放送局が放送したものなのですが、その取材時の話がニュースになってます)
 2009 Yılı Ezanı Güzel Okuma Yarışması Türkiye'nin Birincisi: http://www.dailymotion.com/video/xckpvq_2009-yl-ezan-guzel-okuma-yarmas-tur_news
 2009年エザン朗唱コンテスト トルコの第1位(アマチュアのカメラで撮ってますが、エザンは聞けます。コンテストの様子も分かります)

 Bu arada bu program, 12 Mayıs'a kadar NHK OnDemand sitesinden indirilip izlenebilir (ücretli).
 なお、この放送はNHKオンデマンドで、5月12日まで購入視聴できます(有料サービス)

2010-04-22

SABAH gazetesi'nden / サバフ紙より

 Bugün İstanbul'da oturan bir arkadaşımdan haber aldım, 23 Nisan Çocuklar Bayramı'yla ilgili.
 きょう、イスタンブルに住む友達から聞きました、4月23日の子どもの祭典について。


 Arınç, Japon çocukları böyle selamladı 'Arigato gozaimasu... Maşallah'
 アルンチは、日本の子どもたちをこんなふうに迎えた「ありがとう ございます……マーシャッラー」

 22.04.2010

 BAŞBAKAN Yardımcısı Bülent Arınç, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları çerçevesinde TRT 32. Uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliğine katılmak üzere Türkiye'ye 41 ülkeden gelen çocukları Başbakanlık Yeni Bina'da kabul etti. Arınç, 7 yaşındaki torunu Mehmet Akif Yeter'in de aralarında bulunduğu çocuklara seslenirken tam 41 dilde "hoş geldiniz" dedi. Kültürlerine ait ilgi çekici ve renkli elbiseleriyle gelen çocuklara "Yüzünüzdeki bu neşe ve güzel gülümseme hiç eksik olmasın" diyen Arınç, 23 Nisan'ın, Ulu Önder Atatürk'ün çocuklara verdiği en önemli hediye olduğunu söyledi. Arınç, "Bir gün gelecek, dünyada güne acıyla, korkuyla, endişeyle, açlıkla uyanan tek bir çocuk bile kalmayacak" diye konuştu.
 4月23日国民主権と子どもの日の祝賀で行なわれるTRTの第32回 国際子どもの祭典に参加するため、41の国々からトルコにやってきた子どもたちを、首相補佐ビュレント・アルンチが首相官邸の新ビルで出迎えた。自身の7歳になる孫メフメット・アキフ・イェテルも顔を見せた場で子どもたちに声をかけたとき、アルンチは41の言葉で「ようこそ」と言った。それぞれの文化を示す魅力的かつカラフルな衣装でやってきた子どもたちに「キミたちの顔に浮かぶ楽しく、ステキな笑顔に祝福を」と声をかけたアルンチは、4月23日が偉大なる先導者アタチュルクによって子どもたちに与えられた最も大切な贈りものであると言い、「いつかやってくる。世界で苦しみや恐怖、心配、空腹で眼を覚ます子どもが1人もいなくなる日が」と話した。

 JAPONCA TEŞEKKÜR ETTİ
 Arınç, daha sonra TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin ile birlikte, tek tek yanına gelen çocukların getirdiği hediyeleri kabul etti ve onlara hediye verdi. Arınç, Japonya'dan gelen çocuk kendisine hediye verince Japonca teşekkür ederim anlamına gelen "Arigato gozaimasu" dedi, ardından "maşallah" diye ekledi. Arınç'ın bu sözleri salonda kahkaha seslerinin yükselmesine neden oldu. ABD'den gelen çocuklar Arınç'a kuş tüylerinden yapılan bir kızılderili başlığı hediye etti. KKTC'den gelen küçük çocukla özellikle ilgilenen Arınç, konuğunu sahneden uğurlarken "Eroğlu Amcana selam söyle" dedi. Finlandiyalı çocukların, uçak seferlerinin iptal olması nedeniyle Türkiye'ye gelemediği öğrenildi. ANKARA
 日本語でありがとう。
 アルンチはその後TRTの代表取締役イブラヒム・シャーヒンとともに、1人ずつそばにやってくる子どもたちが手にした贈りものを受け取り、彼らに贈りものを手渡した。アルンチは、日本からやってきた子どもが贈りものを手渡すと、「テシェッキュル・エデリム」を意味する日本語「ありがとう ございます」と言い「よく言えた」と付け加えた。アルンチのこの言葉は、サロンに笑いを引き起こした。アメリカからやってきた子どもたちは、アルンチに鳥の羽根で作られたネイティブ・アメリカンの頭飾りをプレゼントした。キプロスからやってきた小さな子どもに特に興味を示したアルンチは、ゲストを舞台から見送る時「エロールおじさん(北キプロスの新大統領のこと/右写真)に、よろしく伝えてくれ」と言った。フィンランドの子どもたちは、飛行機が飛ばなかったためトルコに来ることができなかった。

 Hürriyet gazetesi'nin makale de var.

2010-04-09

Sazan balığı şekilli rüzgar hortum / 鯉のぼり

 Japonya'da ''Koinobori'' derken 5 Mayıs'ta kutlanan ''Çocuklar Günü'' aklıma gelir.
 Koinobori, eskiden Çin takviminde (ay gün takviminde) Şimdiyse Güneş takviminde 5 Mayıs'ı cıvarı evin bahçeleride asılan sazan balığı şekilli rüzgar hortum. Ama asılan amacı, tabii ki rüzgarın yönü ölçmek için değil, evin erkek çocuğunun başarılı olmasını dilemek için... (maalesef kız çocuğu için değil, ama 3 Mart'ta ''Kızlar Günü'' var ki burada kızmayalım :p)
 日本で『鯉のぼり』というと、5月5日に祝われる『こどもの日』が思い浮かびます。
 鯉のぼりは、かつては旧暦の(陰暦の)、現在はというと新暦の5月5日頃、家の庭などで揚げられるコイの形をした吹き流し。けれど、揚げられる目的はもちろん風向を測るためではなく、家の男児の出世を願うため(残念ながら女児のためではありません……が、3月3日のひな祭りがありますから、ここでは怒らないでおきましょう)。

 Son zamanlarda bu Koinobori, yalnız eskisi gibi başarılı dilemek için değil, turizm amacında da kullanılır. Yani turistler gelsin diye... mesela şu fotoğraftaki gibi...
Kiraz çiçeği zamanı gelince Japonya'da insanlar çiçeklerini görmeye giderler de daha eğlenceli olsun diye Koinobori de asılır (tabii ki 5 Mayıs cıvarında da tekrar asılır...)
 最近では、この鯉のぼりも昔のように出世を願うためだけでなく、観光目的でも使われます。つまり、観光客に来てもらおうと、たとえばこの写真のもののように……。桜の季節が来ると、日本では人々が花見に出かけますが、より楽しくあればと鯉のぼりまでも揚げられるのです(もちろん、5月5日頃にも再び揚げられますが)。

 Bu arada başarılı olsun diye niye sazan balığı şekilli rüzgar hortum kullanılır? Çin'nin tarihi olayına göre eskiden Sarı Irmak'ta ''Takimon (Ejderha Kapı)'' adlı bir çağlayan varmış. Birçok balıklar bu çağlayanı çıkmaya uğraşmış ama birtek sazan balığı çıkmakta başarmış, bundan sonra ejderha olmuş. Bu öykü ile ilgili olarak eskiden sazan balığı başarının symbol olmuş.
 ところで、出世するようにと、なぜコイの形の吹き流しが使われるのでしょう? 中国の故事によると、かつて黄河に『滝門』と呼ばれる滝があったそう。たくさんの魚がこの滝を登ろうと試みたのですが、ただコイだけが滝を登り、そのあとに竜になったとか。この物語にちなんでコイが成功の象徴になったそうです。

En son resim, Wikipedia'dan. Ressam : Hiroshige Utagawa
最後の写真はウィキペディアより。歌川広重 作

2010-04-06

Türklerin sorularına cevaplayan kitap / トルコ人の質問に答えた本

 Amazon.jp'de sipariş ettiğim ''Türklerin Japonya ile ilgili sorularını Japon tarihinden cevaplayan kitap'' adlı bir kitap, geçen Cuma günü bana teslim edildi. Ele geçirdiğimde çok heyecanlandım!! ...fakat sayfayı çevirince sandığımdan tamamen farklı olduğunu anladım. Tıpkı ders kitabı gibi... X(
 アマゾンで注文していた『トルコ人の日本人に関する質問に答えた本(直訳すると ''Türklerin Japonya'ya ait sorularına cevap veren kitap'' になると思うんだけど……。反対に上のトルコ語タイトルを直訳すると「トルコ人の日本に関する質問に ''日本の歴史から'' 答えた本』になると思う)が金曜日に届きました。手にしたときはかなり興奮!!! ……でもページをめくると想像していたものとはまったく違うものだと分かりました。まるで教科書のよう。。。(- -;)

 Kitabın tanıtımında ''Japonca - Türkçe çift dilli / translation side by side with the original'' diye yazılmıştı ki nasıl çevirdiklerine çok merak ediyordum... yani Türkçe - Japonca, kısa metinde sırayla yazıldığını zannetmiştim de maalesef önce 2-3 sayfalık Japonca metin, sonraki sayfada Türkçe metin bulunur. Eğer sol sayfada Japonca, sağ sayfada Türkçe metin bulunduysa okumak daha kolay olurdu bence.
 本の紹介で「日本語・トルコ語対訳」と書いてあったので、どんなふうに翻訳されたのかすごく気になっていました。つまり、トルコ語ー日本語が短いテキストで交互に訳されていると思っていたのです。……が、残念ながらまず2-3ページの日本語テキスト、そのあとのページにトルコ語のテキストが書かれています。もし、左ページに日本語、右ページにトルコ語テキストがあれば、もっと読みやすかったのに。

 Neyse kitabın bir kısmını tanıtalım...
 とにかく本の一部を紹介しましょう。

-----------------------------------------------------------------------------------
Q. どうして日本人は「愛している」って言わないんですか?
Q. Neden sevgiliye ''Seni seviyorum'' denilmez?

 もし日本人の男性に「恋人(または奥さん)にロマンチックな手紙を書いてみたらどうですか?」と言ったとき、その男性はどう答えるでしょうか。
 Eğer Japon erkeklerine ''Sevgiliye (eş) romantik mektup yazdırırsanız nasıl olur?'' dendiğinde o erkek ne cevap verir acaba?

例えば加藤は、次のように答えると考えています。「そんなことはできないよ。俺は日本男子なんだ」、つまり、日本の男性は恋人にロマンチックな手紙を書きたがらないという意味です。
Örneğin sayın Katoo söyle cevap verir. ''Öyle şey yapamam. Ben Japon erkeğiyim.'' Yani Japon erkeği sevgilisine romantik mektup yazamaz anlamına geliyor.

このことに関して橋爪は、日本の男性は「大切なのは言葉じゃなくて気持ちです。」と思うはずだと書いています。
Bu konuyla ilgili sayın Hashizume, Japon erkekleri ''Önemli olan söz değil hislerdir.'' diye yazar.

また水瓜は、日本人と愛情表現について次のように書いています。
Yine sayın Mizu Japonların hayatı ile ilgili şunları yazar.

 自分の方から愛情表現をするのは、日本人にとって苦手なことだ。ひとつには、言葉少なく、控えめが美徳とされてきたためである。
 Kişinin kendi aşkını ifade etmesi, Japonlar için sıkıntılı bir durumdur. Bunun nedenlerinden bir tanesi de çok fazla konuşmayıp, sessiz olmalarıdır ki bu kötü şeylerin olmamasını istemelerindendir.

「沈黙は金、雄弁は銀」「口はわざわいの門」などと、多弁は信用されないという意味のことわざもあるほどだ。
''Söz gümüş ise sükut altındır.'' ''Bin düşün bir konuş'' gibi çok konuşan insanların çok rahat olmayacaklarını belirten atasözleri vardır.

 確かに、日本人は恋人や、夫・妻に対して「愛している」と言わないようです。
 Şüphesiz, Japonlar sevgilisine, eşine ''Seni seviyorum'' demez.


水瓜によれば、最近の若い日本人は変わってきたということですが、これも「昔の日本人」と比べての話で、他の国と比べて「愛している」ということが多いわけではないでしょう。
Sayın Mizu göre günümüz Japon gençleri değişmişlerdir ama bu ''eski Japonlar'' ile kıyaslanan bir konuşma olup, diğer ülkelerle karşılaştırıldığında ''seni seviyorum'' diyen çoktur anlamına gelmez.

これは私の意見ですが、やはり、多くの国と比べて「愛している」という言葉は、日本人の会話では少ないと思います(「愛している」ということと愛情表現は、100%同じではありませんが、ここでは同じと考えます)。
Bu benim düşüncem ama aslında çoğu ülke ile karşılaştırıldığında (''seni seviyorm'' sözüyle aşk ifadesi, %100 aynı değil ama burada aynı olarak düşünülür.)

 日本人は昔からこうだったのでしょうか。
  Japonlar eskiden beri böyle miydi?

前に書いた加藤は、先ほどの言葉のあと、「日本人は伝統的に言葉をうまく使い、愛情表現をしてきた」と書いています。
Sayın Katto bu konuda şöyle yazar. ''Japonlar geleneksel sözlere aşkını belirtir.'' diye yazar.

では、昔は「愛情を表現する習慣」があったのでしょうか。そしてもし「あった」なら、どうやって消えたのでしょうか。
Yani eskiden ''aşkını ifade etme alışkanlığı'' var mıydı? Vardıysa ne zaman yok oldu?

この章ではそのことを調べたいと思います。
Bu bölümde bu konuyu araştıralım.

-----------------------------------------------------------------------------------
※Kalın ve italik harfle yazıldığı kısım, yanlış olduğunu ya da çeviri olarak uygun olmadığını düşündüğüm parça. Sizce nasıl?
Bunu yanlış olduğunu eleştirmek için değil, öğrenmek istediğim için yazdım.