2009-06-05

Yüreğimizi ısıtan bir öykü / 心暖まるお話

2009.06.05

 Bugün arkadaşımdan ödünç aldığım kitapta bulduğum bir öykü hakkında yazayım.
 きょうは友だちから借りた本で見つけた、ある物語について書きます。

 Kitabın adı, ''Tavuk Suyuna Çorba - Çocukların yüreğini ıstacak''dır. Bu kitap çocuklar için öyküler yazılmış ama TÖMER'in öğretmenimize göre yetişkinler için de güzel öyküler yazılmış. Şimdiye kadar sadece 5 öykünü okudum da öyküler gerçekten yüreğimi ısıtıyor.
 本のタイトルは『チキンスープ〜子どもたちの心をあっためるお話』。この本では子どもたちのためのお話が書かれていますが、トメルのわたしたちの先生によれば、大人にとってもステキなお話が書かれているとか。これまでにまだ5つしか読んでませんが、お話は本当に心をあっためてくれています。

 Bu sabah okuduğum öykü şöyle...
 今朝読んだお話はというと……。

 Cindy adllı bir kızın evinde öüpcük alışkanlığı yoktu, annebabası ona kendisini sevdiklerini bile söylemiyorlardı. Elbette onlar da onu seviyorlardı yalnız ifadeleri zayıftı.
 シンディという名前の女の子の家では、キスの習慣がありません。お父さんもお母さんも彼女に愛しているよ、とさえ言いませんでした。もちろん、彼らだって彼女のことを愛していたのだけれど、その表現は豊かではなかったのです。

Cindy, 9 yaşına geldiğinde bir gün ilk kez arkadaşı Debbie'nin evinde kalmıştı. O yatma zamanında, annesinin Debbie'ye ''seni çok seviyorum'' deyip öptüğünü görmüş ve çok şaşırmıştı. Bu olaydan sonra Cindy, annebabasının onu hiç öpmediğinden, ona hiç bir defa sevdiğini söylemediğinden gücendi.
 シンディは9つになったある日、初めて友だちのデビーの家に泊まりました。そのお休みの時間、デビーのお母さんがデビーに「とても愛しているわ」と言ってキスしたのを見て、シンディーはかなり驚きました。このことがあって、シンディーはお父さんとお母さんが彼女にまったくキスしないことに、1度も愛しているよと言わないことに腹を立てました。

 Eve döndüktan sonra Cindy annebabasına şöyle dimiş, ''Niye beni hiç öpmüyorsunuz?'' Annesinin cevabı ise ''Çünkü bende küçükken beni hiç kimse öpmezdi.'' Annesinin cevap yeter değilmiş Cindy için. Sonuçta bir gün Cindy, Debbie'nin ailesiyle yaşamak isteyip evi terk etmiş. Ama Debbie'nin eve varınca planından vazgeçip parka gidip hava kararıncaya kadar orada oturmuş.
 家に帰ってシンディーは、お父さんとお母さんにこう言いました。「どうして、全然わたしにキスしないの?」。お母さんの答えは「だって、小さい頃、誰もわたしにキスしなかったし」。お母さんの答えはシンディーにとって充分ではありませんでした。とうとう、ある日、シンディーはデビーの家族と一緒に住みたいと家を飛び出しました。けれど、デビーの家に着くや計画を諦めて公園に行き、暗くなるまで座っていました。

 Elbette annebabası onu çok merak etmişler ve onu görünce ''Neredeydin? Bizi çok korkuttun!!'' diye bağırmış. Cindy ise hiç birşey söylemeden annesinin yanağından öpmüş ve onu çok sevdiğini söylemiş. Sonra babgasına gidip ona sarılarak ''İyi geceler'' demiş. O günden beri Cindy onları öpmeye başlamış, sabah kahvartı yapmadan önce, otobüsle okula gitmeden önce, yatmadan önce. Tabii ki onları sevdiğini de söylemeye devam etmiş.
 もちろん、お父さんとお母さんは彼女のことをとても心配し、彼女を見るや「どこにいたの? 心配させてっ!」と叫びました。シンディーは何も言わずにお母さんの頬にキスし、彼女をとても愛していると言いました。さらに、お父さんのところへ行って彼を抱きしめ、「おやすみなさい」と言いました。その日以来、シンディーは彼らにキスをし始めました。朝、ご飯を食べる前に、バスで学校へ行く前に、寝る前に。もちろん、彼らを愛しているとも言い続けました。

 Bir gece Cindy annesini öpmeyi unutup yatak odasına gitti. Birazdan annesi ona gelip şöyle dedi. ''Benim öpücüğüm nerede?'' Nihayet annesi de öpücük alışkanlığı haline gelmiş ve ona bir daha sakın öpücüğünü unutmasını istediğini söylemiş. Böylece Cindy'nin ailesi de birbirini öpüşmeye, birbirine sevdiğini söylemeye alışmış ve sonuna kadar bu sevgi ifadelerle yaşamışlar.
 ある晩、シンディーはお母さんにキスするのを忘れて寝室に行きました。そのすぐあと、お母さんがやってきてこう言いました。「わたしのキスはどこにいったの?」。とうとうお母さんもキスの習慣に慣れ、彼女に二度とキスするのを忘れないでねと言いました。こうして、シンディーの家族も互いにキスし、愛していると言うことに慣れたのです。そして、最後までこの愛の表現とともに暮らしたのです。

 Evet, biz Japonlarda böyle alışkanlık yok. Ama bunu okuyunca biraz böyle yapabilirsek diye düşündüm. Yani öpüşmekten sarılmaktan utanıyorum aile içinde bile. Böyle yaparsam annem babam mutlaka şaşıracak, biliyorum. Yine de onları ne kadar sevdiğini ifade ederken ne yapabileceğini düşünüyorum. Ne dersiniz? Öpmek yerine ne yapabiliriz acaba..? Yani bizim alışkanlığımız öpüşme alışkanlığından fena olduğunu düşünmüyorum ama onlara ne hissettiğimi, ne düşündüğümü nasıl iyice ilerleyebilmem düşüncesi kafama takmıştım.
 さて、わたしたち日本人にはこうした習慣はありません。けれど、これを読んで少し、こんなふうにできたら、と考えました。もちろん、キスしあうこと、抱き合うことは恥ずかしい、家族のあいだであってさえ。こんなふうにしたら、父も母もきっとびっくりするはずって、分かっています。それでも彼らをどれほど愛しているかを表現するとき、何ができるのかを考えてしまいます。どう思いますか? キスする代わりに何ができるでしょうか? 別にわたしたちの習慣が、キスしあう習慣より悪いとは思いません。けれど、わたしが何を感じているか、何を考えているかをどうすればうまく彼らに伝えられるかという考えが、頭について離れなくなったのです。

2 comments:

  1. それは文化だから、比較すべきものではないかも知れません。
    キスの代わりはないですが、愛情表現はキスだけではないはず。と思っています。

    ReplyDelete
  2. そう、比較するべきものじゃない。
    自分を振り返って考えたとき「行為や、面と向かって言葉に出さず」とも、伝わっているだろうか? というわずかな不安が頭をよぎったのよね。
    これはアメリカのお話で、トルコの話じゃないんだけどさ(トルコには頬キスの習慣、抱き合う習慣がある)。

    ところで、トルコにも以心伝心(Kalp kalbe karşı)という諺があります。

    ReplyDelete